Nedeni bilinmeyen ateş: Sebepleri neler
olabilir?
Uzun
yılllardır nedeni bilinmeyen ateş tanımına uyan hastalardan oluşan seriler
bildirilmektedir. Bazen nadir hastalıklar, bazen de sık görülen hastalıkların
ortaya çıkış şeklinin beklenenden farklı oluşu nedeni bilinmeyen ateşin (NBA) sebeplerini
oluşturmaktadır.
Uzamış
ve sebebi bilinemeyen ateş ilk kez 1961 yılında Petersdorf ve Beeson tarafından
tarif edilmiş ve 38.30C’nin üzerinde en az 3 haftadır süren ve
hastanede 1 haftalık tetkike rağmen nedeni ortaya konulamayan ateş olarak
tanımlanmıştır. Bu tanımlama halen geçerliliğini sürdürmektedir.
Literatürde
rapor edilen geniş çaplı nedeni bilinmeyen ateş serilerinde infeksiyonlar en
önde gelen sebep olarak karşımıza çıkmakta ve sıklığı %22.6-36 arasında değişmektedir.
Bizim yaptığımız çalışmada da (Erten and Saka ve ark. Int. J. Clin. Pract 2005) infeksiyonlar çoğunluğu
oluşturmuştur (%42). Ülkemizde rapor edilen NBA serilerinde de infeksiyon en
sık sebep olarak karşımıza çıkmaktadır (%42-65). İnfeksiyon grubunda tüberküloz
ülkemizde ilk sırada yeralırken Batı ülkelerinden bildirilen yayınlarda ilk
sıralarda infektif endokardit, apseler ve diğer infeksiyonların adı geçmektedir.
Diğer nedeni bilinmeyen ateş sebepleri arasında anlamlı farklılık
bulunmamıştır.
Ülkemizde en sık sebep olarak infeksiyon hastalıkları grubu içinde
tüberküloz sıklığı %50 ve üzerindedir. Bu serilerde genellikle miliyer (yaygın)
dağılımlı akciğer tüberkülozuna rastlanmıştır. Bizim serimizde ise 12 vakanın
9’unda akciğer dışı tüberküloz tanısı konulurken iki vakada miliyer dağılımlı
akciğer tüberkülozu saptandı. Tüm tüberküloz vakalarında geceleri yükselen ateş
yanısıra halsizlik, kilo kaybı, terleme gibi şikayetler mevcuttu ve tanı
konulana kadar geçen ortalama sürenin 2 ay olduğu tespit edildi. PPD (cilt testi) testi tüm
vakalarda pozitif bulundu. Gelişmiş ülkelerdeki serilerde tüberküloz sıklığında
yıllar içinde azalma olmakla birlikte HIV infeksiyonundaki artış ile yeni
tüberküloz vakaları çoğalmaktadır.
Bizim çalışmamızda
24 infeksiyon vakasının 5’inde bruselloz tanısı konulmuştur. Yabancı serilerde
oldukça ender olmasına karşın ülkemizdeki serilerde nadir değildir. Wright aglütinasyon
testi, hemokültür ve gerekirse kemik iliği kültürü ile tanı konulabilir. Bu
hastalarda, aglütinasyon testinin yüksek titrelerde pozitif oluşu ile tanı
konulmuştur.
İki
vakada infektif endokardit saptanmıştır. Her iki vakada da yaygın vücut ağrısı
ve titreme ile yükselen ateş (39-400 C) atakları, fizik muayenede
prekordiyal alanda sistolik üfürüm ve bir vakada splenomegali mevcuttu. Bir
vakada metisiline dirençli stafilokok, diğer vakada ise alfa hemolitik
streptokok ikinci kez alınan kan kültürlerinde üredi. İki vakada da
transtorasik ekokardiyografide mitral kapakta yerleşimli vejetasyonlar
saptandı, ikinci vakada zeminde romatizmal kalp kapak hastalığı mevcuttu.
Bir
vakada başlangıçtan itibaren monoartrit ve poliserozit saptandı ve ileri
tetkiklerinde kalın damla, serolojik yöntemler ve kültür ile Leptospirozis
tanısı konuldu. Literatür tarandığında leptospirozis ve poliserozit
birlikteliğinin oldukça nadir olduğu görüldü.
Bizim çalışmamızda vakaların %18’inde çeşitli tümörler ve %30’unda
inflamatuvar romatizmal hastalıklar saptandı. Daha önceki çalışmalarla
karşılaştırıldığında benzer sıklıkta oldukları anlaşıldı. Altı hastada (%10) erişkin
Still hastalığı tanısı konulmuştur. Klasik hastalık bulguları yüksek ateş, deri
döküntüsü ve artrit/artralji dir. Hastalarımızın tümünde oligo/poliartrit
bulguları, ikisinde makülopapüler deri döküntüleri ve birinde
hepatosplenomegali saptandı. Tüm hastalarda nötrofilik lökositoz, yüksek
sedimentasyon ve artmış ferritin değerleri bulundu. Direkt grafilerde eklem
aralıklarında dejeneratif değişiklikler yoktu. İnflamatuvar romatizmal
hastalıklar grubunda erişkin Still hastalığının ilk sırada olması, tanının
klinik bulgular yanısıra ayırıcı tanıda diğer olası sebeplerin elenmesi sonucu
konulması ve diğer grup hastalıkların ilerleyen teknikler sayesinde kısa sürede
saptanabilmesine bağlanmıştır. Ülkemiz koşullarında ayırıcı tanıya giren en
olası hastalıklar arasında tüberküloz, akut romatizmal ateş, infektif
endokardit, viral hepatitler, inflamatuvar romatizmal hastalıklar (sistemik
lupus eritematoz, mikst bağ dokusu hastalıkları), vaskülitler, tümörler ve daha
nadir olarak HIV infeksiyonu ve sarkoidoz akla gelmelidir.
Yabancı
serilerde nedeni bilinmeyen ateş vakalarının %9-25’inde detaylı incelemelere
rağmen etyoloji saptanamamıştır. Kesin tanıya ulaşılamayan hastalarda muhtemel
tanı göz önünde bulundurularak ampirik tedaviler seçilmiştir. Bu çalışmada da
ortaya konulduğu üzere 12 tüberküloz vakasından sadece üçünde tanı biyopsi ile
ve birinde kültür ile konulabilmiş diğer vakalarda ise klinik bulgular, PPD pozitifliği, aile anemnezi ve
tedaviye cevap ile tanı kesinleşmiştir. Yine benzer şekilde bir hastamızda
ateş, splenomegali ve diğer bioşimik değerlerin ışığında primer splenik
lenfomadan şüphelenilmiş, hastanın genel durumu ve trombosit sayısı
splenektomiye imkan vermemiş, klinik tanı ile başlanan tedavi sonucu hastanın
genel durumu kısa süre sonra düzelmiştir.
Görüntüleme
yöntemleri son yıllarda nedeni bilinmeyen ateş sıklığının azalmasında büyük rol
üstlenmiştir. Kesin tanı koydurucu olmamakla birlikte bu yöntemler eşliğinde
yapılan girişimsel radyolojik incelemeler ile kısa sürede tanı
konulabilmektedir. İncelemeler sırasında birçok hastamızda biz de çeşitli
görüntüleme yöntemlerinden faydalandık (Solid ve hematolojik malignitelerin
tanı aşamasında bilgisayarlı tomografi, magnetik rezonans görüntüleme, PET-BT
ve sintigrafik yöntemler kullanılmıştır).
Tüm
vakalar içinde 11 hasta geriatrik yaş grubu (≥ 65 yaş) içerisindeydi. Bu grup
içinde 5 hasta ile ilk sırada maligniteler (iki hastada primeri bilinmeyen
metastatik adenokarsinom, bir hastada primer splenik lenfoma, bir hastada
Hodgkin dışı lenfoma ve bir hastada mezoteliyoma) yeraldı. Üç hastada
inflamatuvar romatizmal hastalık (Crohn hastalığı, temporal arterit ve
nekrotizan vaskülit) ve iki hastada infeksiyon (infektif endokardit ve
tüberküloza bağlı granülomatöz hepatit) saptandı. Bir hastada ise herhangibir
sebep bulunamadı. Geriatrik hastalarda infeksiyonların atipik bulgularla ortaya
çıkabileceği unutulmamalıdır. Hastaların %20-30’unda ateş ortaya çıkmayabilir
veya ilerleyen dönemde saptanabilir. Tanıda gecikilmesi ise morbidite ve
mortalite riskini ciddi oranda artırabilir.
Nedeni
bilinmeyen ateş vakaları için belirlenmiş bir algoritma yoktur. Detaylı anemnez
ve fizik muayene ardından rutin incelemeler fikir verebilir ve ileri
laboratuvar incelemenin yönünü işaret edebilir. Çalışmamızda da ortaya
konulduğu üzere NBA vakaları üç ana grup dahilinde araştırılmalıdır. Bunlar en
başta infeksiyonlar, inflamatuvar romatizmal hastalıklar ve tümörlerdir. Şüphelenildiği
durumlarda HIV infeksiyonu ve nadir
infeksiyonlar (bir hastamıza leptospiroz tanısı konulmuştur)
araştırılmalıdır. İnflamatuvar romatizmal hastalıklar için ilgili serolojik
incelemeler yapılmalı ve tümörler için gerekli görüntüleme yöntemleri ve
girişimsel teknikler uygulanmalıdır.
Ülkemizde
infeksiyonlar, nedeni bilinmeyen ateş nedenleri arasında ilk sırada yer almaktadır.
Çalışmamızda da olduğu gibi tüberküloz ve bruselloz bu grubun büyük kısmını
oluşturmaktadır. İnflamatuvar hastalıklar grubunda erişkin Still hastalığı
sayısı dikkati çekmektedir. Laboratuvar teknikler geliştikçe ve hızlandıkça
kliniklerde nedeni bilinmeyen ateş tanımlaması içinde yeralacak hasta sayısının
azalması ve bu tanımlamada bazı değişikliklerin yapılması olasıdır. Ayırıcı
tanı öncesi anamnez ve fizik muayene için titiz davranılması çok
önemlidir.
Tablo 1: Vakaların
etyolojik sınıflandırılması
TANI
VAKA SAYISI (%)
İNFEKSİYONLAR 24 42
Bakteriyel 24
Tüberküloz 12
Bruselloz 5
Endokardit 2
Bakteriyemi 2
Leptospirozis 1
Mediterrian spotted fever 1
Karaciğer absesi 1
İNFLAMATUVAR
ROMATİZMAL HASTALIKLAR 17 30
Erişkin Still Hastalığı 6
SLE 2
PAN 1
RA 1
Wegener Granulomatozis 1
Takayasu Hastalığı 1
FMF 1
Temporal Arteritis 1
Hipersensitivite Vasküliti 1
Nekrotizan Vaskülit 1
Crohn Hastalığı 1
MALİGNİTELER 10 18
Hematolojik 3
NHL
1
Hodgkin Hastalığı 1
Primer Splenik Lenfoma 1
Solid 7
Metastatik Adenokarsinom 3
Mide Adenokarsinomu 2
Mezoteliyoma 1
Serbellopontin Tümör 1
NEDENİ BELİRLENEMEYEN 6 10
Tablo 2: Ülkemizdeki NBA Serilerinde Etyolojik Dağılım
TANI Çalangu ve ark.
Çalangu ve ark. Tabak ve
ark. Karan ve ark.
1976-83 1989 1984-94 1990-94
N=70 (%) N=40 (%) N=50 (%)
N=26 (%)
İNFEKSİYON 45
(64) 21 (52.5) 21 (42) 13 (50)
Tüberküloz 21
15 4
Bruselloz 6
1 3
Endokardit 1
15 4
Viral
2 1
Diğer 17
1 4
İNFLAMATUVAR
ROMATİZMAL 7 (10) 7 (17.5) 17 (34) 3 (12)
HASTALIK
MALİGNİTELER 8 (11) 8 (20) 8 (16) 5 (19)
Hematolojik 3 4 7 4
Solid 5 4 1 1
Nedeni
Belirlenemeyen 3 (4) 2 (5) 2 (4) 4 (15)
0 yorum:
Yorum Gönder